Erik YetiÅŸtiriciliÄŸi
ERİK YETİŞTİRİCİLİĞİ
1. GÄ°RÄ°Åž
Kültür erik çeÅŸitlerinin meydana geliÅŸleri, geliÅŸmeleri ve günümüze kadar korunmalarında Anadolu gen kaynağı olarak önemli rol oynamıştır. Erik yetiÅŸtiriciliÄŸinde ilk sırayı Yugoslavya daha sonra A.B.D. almaktadır. Türkiye erik yetiÅŸtiriciliÄŸi bakımından, dünyada sekizincidir. Bu gün memleketimizin hemen her yanına yayılmış bulunmaktadır.
Erik meyvesi, yeÅŸil erik olarak, memleketimizde ilk turfanda meyveler arasında önemli yer almaktadır. Ülkemizde erik üretimi zaman zaman dalgalanmalar göstermekle beraber daima bir artış halindedir. Ara sıra görülen bu dalgalanma muhtemelen ekolojik ÅŸartlardan, özellikle don olaylarından ileri gelmektedir. ÇeÅŸitlerimizin bir kısmını teÅŸkil eden can erikleri ile kısmen de Japon erikleri erken çiçek açtığından bazı bölgelerimizde (Marmara Bölgesi ve kısmen de Ege Bölgesi) donlardan zarar görmektedir. Erik üretiminde zaman zaman ortaya çıkan dalgalanmaya karşılık erik aÄŸacı sayısında devamlı bir artış olmuÅŸtur.
2. ÖNEMLÄ° ÇEŞİTLER
Erik çeÅŸitlerini, pratikte olgunluk zamanlarına göre erkenci, orta mevsim ve geçci, kullanılma ÅŸekillerine göre de sofralık, kurutmalık ve mutfaklık (konserve, reçel v.b.) olarak ayırmak mümkündür. Bu ayırma da hiç ÅŸüphesiz bir çok amaçlar için kullanılmaya elveriÅŸli olanlar daha çok önem kazanırlar.
Bugün Türkiye'de yetiÅŸen erik çeÅŸitlerinin bir kısmı yerli, bir kısmı da yabancı çeÅŸitlerdir. Yerli çeÅŸitlerimiz iki türden meydana gelmiÅŸlerdir. Bunlar Prunus cerasifera ve Prunus domestica türleridir. Prunus cerasifera türünden meydana gelen kültür çeÅŸitleri "can erikleri" olarak tanınmaktadır. BaÅŸlıca can erikleri çeÅŸitleri Aynalı, Can-1, Foça, Havran, Karşıyaka, Orta can ve Papaz'dır. Can-1, Havran, Orta can ve Papaz çeÅŸitlerinin meyveleri genellikle yeÅŸil erik olarak tüketilir. Bu tüketim ÅŸekli bizim ülkemize özgüdür. Bu nedenle yeÅŸil olarak yenecek meyveler tam çiçeklenmeden 60-70 gün sonra hasat edilmeye baÅŸlanır, bu hasat olgunluk zamanına kadar devam eder. Prunus domestica türünden meydana gelmiÅŸ baÅŸlıca çeÅŸitlerimiz Göynük, Köstendil ve Üryani'dir. Bu çeÅŸitler ilkbahar don olaylarından pek zarar görmezler.
3. Ä°KLÄ°M VE TOPRAK Ä°STEKLERÄ°
Yağışların iyi dağıldığı ve yıllık yağış toplamının 750 mm'yi bulduÄŸu yerlerde erikler sulamadan da yetiÅŸtirilebilir, ancak meyvelerin irileÅŸmesi ve iyi kalitede olgunlaÅŸmaları için yeteri kadar suyun bulunması gerekir.
3.1 Toprak Ä°stekleri
Erikler toprak bakımından orta derecede seçici olarak kabul edilirler. Japon erikleri için en uygun topraklar humuslu, besin maddelerince zengin, yeter miktarda neme sahip sıcak topraklardır. Ağır topraklarda Avrupa erikleri Japon eriklerine göre daha iyi sonuç verirler. Drenajı kötü topraklarda badem, kiraz, kaysı ve ÅŸeftaliden daha iyi sonuç verirler. En uygun toprak pH'sı 6.5-7 dir.
4. YETİŞTİRME TEKNİĞİ
4.1 ÇoÄŸaltılması ve Kullanılan Anaçlar
Kültür erik çeÅŸitleri tohum ve çelikle üretilmezler ve tek üretme yolu aşıdır. Fidanlıklarda en çok kullanılan aşı, durgun göz aşısıdır. Ekolojik ÅŸartların uygun olduÄŸu yerlerde sürgün göz aşıları da kullanılabilir.
Kültür erik çeÅŸitleri için muhtelif erik türleri, ÅŸeftali, kaysı ve badem anaç olarak kullanılabilir. Anaç seçiminde aÄŸaçlara verilecek boy, toprak tipi, hastalıklara dayanma gibi problemler rol oynar.
4.2 Bahçe Tesisi
Can erikleri ve Avrupa eriklerinin kendine verimli olanları dışında kalan bütün erik çeÅŸitleri, mutlaka tozlayıcı çeÅŸide ihtiyaç gösterirler. Kendine kısmen verimli veya kendine kısır çeÅŸitlerle bahçe kurulacağı zaman çeÅŸitlerin birbirini tozlayacak ÅŸekilde dikilmesi gerekir. Bahçede ikiden fazla çeÅŸit bulunduÄŸu zaman birbirinin tozlayıcısı çeÅŸitler yan yana olmalıdır. Erik bahçeleri genellikle bir yaşından aşılı fidanlarla tesis edilir. Kışı mutedil geçen ve fazla yağışlı olmayan bölgelerde fidanlar aralık ayından itibaren dikilebilirler. Kapama erik bahçeleri genellikle kare ÅŸeklinde dikilir. AÄŸaçlara verilecek aralık mesafeler toprağın tipine, kullanılan anaca ve çeÅŸidin büyüme kuvvetine göre deÄŸiÅŸir. Normal yetiÅŸtirme sistemlerinde erikler 5 x 5 m veya 6 x 6 m aralıklarla dikilir.
4.3 Yıllık Bakım İşleri
4.3.1 Toprak Ä°ÅŸlemesi
Yağışı az bölgelerde toprak sonbaharda sürülür. Ä°lkbaharda toprak tava gelince ÅŸubat sonu veya mart içinde ikinci ve mayıs ayında yapılan üçüncü sürümden sonra sulama kanalları açılır. AÄŸaçların dipleri çapayla iÅŸlenir. Yazın otlanma durumu göz önüne alınarak sürüm yerine, ot biçme tercih edilmelidir. Erik kökleri toprak yüzeyine yakın bir kısımda yayılmış olduklarından derin toprak iÅŸlemesinden kaçınılmalıdır.
4.3.2 Sulama
Yağışın 750 mm'nin altında olduÄŸu bölgelerde sulamanın yapılması zorunludur. Erikler saçak köklü olduklarından ve kökler yüzeysel geliÅŸtiklerinden bunların su istekleri derin köklü meyve türlerine göre daha fazladır. Bu yüzden uzun süren kurak periyotlarda erik aÄŸaçları duruma göre 8-12 günde bir sulanır.
4.3.3 Gübreleme
Verilecek gübre miktarının toprak analizlerine göre tesbiti en uygun olanıdır. Fosforlu gübreler kış başında, azot gübresi olarak kullanılan amonyum sülfat da kış sonunda, ilkbahar geliÅŸmesi baÅŸlamadan önce verilmelidir. Bu gübrelerden baÅŸka dekara 3 ton çiftlik gübresi tavsiye edilmektedir.
4.3.4 Budama
Eriklere ÅŸekil budaması ve mahsul budaması olmak üzere iki tip budama uygulanır. P. cerasifera ve P. sülicina gibi çeÅŸitler yayvan büyüme eÄŸiliminde olduklarından bunların genç aÄŸaçlarına goble ÅŸekli uygundur. Avrupa erikleri ise daha çok dik veya yayvan geliÅŸtiklerinden bunlara da deÄŸiÅŸik doruk dallı ÅŸekil verilmelidir. Åžekil budaması uygulanırken genç aÄŸaçlarda kesimler yapılmamalıdır. Aksi halde kuvvetli sürgünler meydana gelir, aÄŸacın mahsule yatması gecikir. Mahsul budaması mümkünse her yıl, deÄŸilse iki yılda bir budama yapılmalıdır. Her yıl yapılırsa daha hafif olarak uygulanır. Budama esnasında eriklerde çiçek tomurcuklarının daha çok iki yaÅŸlı dallar ile buket dallar üzerinde teÅŸekkül ettiÄŸi unutulmamalıdır. Kırık ve kuru dallar en yakın bir yan dal üzerinden kesilirler. Taç içinde sıkışıklık yapan dallar ile birbirine rakip olarak deÄŸiÅŸen dalların birisi dipten kesilir.
4.3.5 Seyreltme
Erik çeÅŸitlerinin özellikle sofralıklarda iyi bir ürün alınabilmesi için seyreltme yapılması gereklidir. Eriklerde budama hafif olarak uygulandığından meyve seyreltmelerine pek faydası olmamaktadır. Bu nedenle ya elle ya da kimyasal maddelerle seyreltme yapılır.
Seyreltme eriklerde meyve iriliÄŸini arttırarak pazar fiyatı üzerine olumlu bir etki yapar. Dal kırılmalarını önler ve periyodisiteye eÄŸilimi azalır. YeÅŸil olarak tüketilen can eriklerinde aÄŸaçlardaki meyveler fasılalı olarak hasat edildiÄŸinden her meyve toplama seyreltme yerine geçer.
4.3.6 Hastalık ve Zararlılarla Savaş
Mumya (Monilya) Hastalığı: Çiçek sürgünü ve yaprakların kurumasına, meyvelerin çürümesine sebep olan mantari bir hastalıktır. Sonbaharda hasta dallar ile siyah kabuklu mumya meyveler bahçeden uzaklaÅŸtırılmalıdır. Çiçekler ve meyve Thiophanate methl, Benomyl Captan, Dodine Thiram'lı ilaçlardan biri ile ilaçlanmalıdır.
Yaprak Delen (Çil Hastalığı): Fungus yapraklarda delikler, meyve ve sürgünler üzerinde irili, ufaklı lekelerin meydana gelmesine sebep olur, tomurcukları kurutur. Sonbaharda hastalıklı dallar kesilip yakılır, Bordo bulamacı veya bakırlı preparatlardan biri kullanılır. Üçüncü ilaçlamada Zineb'li ilaçlardan biri kullanılır.
Kırmızı Örümcekler: Yaprakların altında veya üstünde yerleÅŸerek önce lokal olarak yaprak rengini bozarlar sonra bu durum tüm yapraÄŸa, aÄŸacın diÄŸer yaprakları ile sürgünlerine yayılır. Meyveler yeterince beslenemez ve çok erken yaprak dökülmeleri olur. Kırmızı örümcekler belirlenen çeÅŸitlerine göre özel ilaçlarla mücadelesi yapılır. Özel akarisitler (Chlorobenzilate-25, Dicofol-20, vb.) fungusitler (Benomly-50, Binapacryl 50, vb.) ve insektisit akarisitler (Diethion 50, formothion 25 vb.) kullanılan ilaçlardır.
Yaprak Bitleri (Aphis Spp): Bitki üzerinde koloniler halinde yaÅŸayan, büyüklükleri 1-5 mm arasında deÄŸiÅŸen küçük böceklerdir. Kanatlı ve kanatsız erginleri bulunur. Bitki öz suyunu emerek bitkiyi zayıflatır ve kurutur. Emme esnasında ifraz ettikleri tükrüklerindeki toksik ve tahriÅŸ edici maddelere göre deÄŸiÅŸen anormal büyümeler, deformasyonlar yaparak normal geliÅŸmeyi engeller. Yapraklar kıvrılır, kalınlaşır, köklerde anormallikler meydana gelir. Virüs taşıma ve enfekte etmek suretiyle çeÅŸitli bitki hastalıklarının meydana gelmesine sebep olurlar. Ayrıca bitkilerin teneffüslerine engel olur.
Mücadelesinde kültürel tedbirlere önem vermek gerekir, aphid populasyonu artmadan görülür görülmez (insektisitler, parationlu veya malationlu ilaçlardan biri) ilaçlı mücadeleye baÅŸlanmalıdır.
Yaprak Büken (Cacoecia Sp.): Elma, kayısı, erik vs. gibi bir çok aÄŸaçların tomurcuk, yaprak ve teÅŸekkül baÅŸlangıcında meyvelerini yemek suretiyle zararı yapan polifag bir haÅŸeredir. Larvalar tomurcuklarda zarar yapmadan veya yaprakları büküp arasına girmeden önce haÅŸareye karşı ilaçlı mücadele uygulanır. Fenolojik olarak tomurcukların patlama döneminde ilaçlamanın yapılması uygundur. Ä°lk ilaçlamadan sonra yaprakta zararı devam ediyorsa, larvalar yaprakları büküp içerisine girmeden ikinci bir ilaçlama daha gerekir. Kışlık yaÄŸlar, sistemik veya parationlu insektisitler kullanılır.
Cep Hastalığı (Taphrina Pruni): Bu hastalık erik meyvelerinde görülür ve meyveler deforme. olur, ÅŸekilleri bozulur, irileÅŸir ve uzarlar. Hasta meyvelerde çekirdek oluÅŸmaz. Bu tip meyvelerin hiç bir deÄŸeri yoktur. Kültürel tedbir olarak, üzerinde bol miktarda hastalıklı meyve bulunan dallar kesilip imha edilir. Bölgemizde fazla bir önem taşımayan bu hastalık için çiçek taç yaprakları % 70-80 döküldüÄŸünde ilaçlı mücadele yapılmalıdır. Eriklerde monilya veya yaprak delen mücadelesi yapılıyorsa ayrıca ilaçlama gereksizdir.
4.3.7 Hasat
Eriklerde hasat zamanı, üst ve zemin renkteki deÄŸiÅŸime, meyve eti sertliÄŸine, suda eriyen kuru madde miktarına bakılarak veya tam çiçekten hasada kadar geçen süreye bakılarak tayin edilir. YeÅŸil erik olarak deÄŸerlendirilen can eriklerinde ise hasat zamanı çekirdek sertliÄŸine ve meyve iriliÄŸine bakılarak saptanır. Kurutmalık erik meyveleri ise aÄŸaçlar üzerinde aşırı derecede olgunlaşıp bir miktar suyunu uçurup buruÅŸtuktan sonra hasat edilirler. Erikler elle veya makinelerle iriliklerine veya ağırlıklarına göre boylanır. Seçme ve boylama standart tüzüklerine göre yapılır. Erik meyveleri hassas olup kolaylıkla zedelenebilir olması nedeniyle küçük ambalajlara konulması iyi olur. Erik meyveleri genellikle saklanmaz. Bununla birlikte, ürünün birdenbire pazara sevk edildiÄŸi durumlarda fiyat düÅŸmelerini önlemek için bir kısım meyvenin soÄŸuk hava depolarına konması faydalı olur. Erikler en iyi olarak 0 oC veya -0.5 oC saklanabilir. Bu sıcaklık derecesinde domestica eriklerini 3-4 hafta, Japon eriklerini de 7-8 hafta saklamak mümkün olur. Kuru olarak deÄŸerlendirilecek erikler ya sergi yerlerinde tabii olarak güneÅŸte kurutulurlar yada fırınlarda kurutulurlar. Kurutma süresi hava ÅŸartlarına baÄŸlı olarak 6-10 gün sürer.